Nacioglu.8m.net






YILDIZLARIN ÖLÜMÜ

                                    BEYAZ CÜCELER
    Güneş kütlesine sahip olan bir yıldız ölürken, hem parlaklığını kaybeder, hem de önceki boyutuna nispeten yaklaşık 100 kat daha büyüyerek kırmızı dev haline gelerek genişler.Bir yıldız sahip olduğu bütün hafif elementleri sarf edip bitirince, artık, daha sonraki yerçekimsel çökmeleri önleyebilecek yeterli iç enerjisi kalmaz. Yıldızın merkezi artık yakıtını bitirmiştir ve merkezde enerji üretilmemektedir.Nükleer reaksiyonlar çekirdek dışında devam eder ve önceki reaksiyonlardan daha fazla enerji üretir. Fazla enerji, yıldızın yüzeyine doğru itildiği için bu, yıldızın dış kısımlarının genişlemesine sebep olur. Genişleme sonucunda yıldızın dış kısımları soğur. Bu durumda yıldız kırmızı bir renk alır. Bundan dolayı, böyle yıldızlara kırmızı dev adı verilir. Kırmızı bir dev, çok geniş bir hacim kaplayan dış kısmını tutmakta zorlanır. Yıldız çekimsel olarak kararsız bir duruma gelir ve dış kısımları uzaya kaçmaya başlar. Bu duruma gelmiş bir yıldızın etrafında parlayan bir halka oluşur. Yıldızın dış bölgeleri yok olduktan sonra, geriye çok sıcak bir kor kalır. Bunun çapı, Güneş çapının yalnızca yüzde biri kadardır. Yüksek sıcaklıktan dolayı yıldız beyaz bir renk alır. Bu nedenle bu gök cisimlerine beyaz cüce adı verilmiştir. Beyaz cüceler çok küçük oldukları için, uzay boşluğu içinde onları görmek zordur. Bir beyaz cüce fazla bir enerji üretemez, sadece parlar. Zaman içinde, sarı, turuncu ve kırmızı renkler alarak gittikçe sönükleşir ve sonunda tamamen gözden kaybolur.Güneş kütlesine sahip olan bir yıldız ölürken, hem parlaklığını kaybeder, hem de önceki boyutuna nispeten yaklaşık 100 kat daha büyüyerek kırmızı dev haline gelerek genişler.Bir yıldız sahip olduğu bütün hafif elementleri sarf edip bitirince, artık, daha sonraki yerçekimsel çökmeleri önleyebilecek yeterli iç enerjisi kalmaz. Yıldızın merkezi artık yakıtını bitirmiştir ve merkezde enerji üretilmemektedir.Nükleer reaksiyonlar çekirdek dışında devam eder ve önceki reaksiyonlardan daha fazla enerji üretir

    Nükleer reaksiyonlar çekirdek dışında devam eder ve önceki reaksiyonlardan daha fazla enerji üretir.Fazla enerji, yıldızın yüzeyine doğru itildiği için bu, yıldızın dış kısımlarının genişlemesine sebep olur. Genişleme sonucunda yıldızın dış kısımları soğur. Bu durumda yıldız kırmızı bir renk alır. Bundan dolayı, böyle yıldızlara kırmızı dev adı verilir. Kırmızı bir dev, çok geniş bir hacim kaplayan dış kısmını tutmakta zorlanır. Yıldız çekimsel olarak kararsız bir duruma gelir ve dış kısımları uzaya kaçmaya başlar. Bu duruma gelmiş bir yıldızın etrafında parlayan bir halka oluşur. Yıldızın dış bölgeleri yok olduktan sonra, geriye çok sıcak bir kor kalır. Bunun çapı, Güneş çapının yalnızca yüzde biri kadardır. Yüksek sıcaklıktan dolayı yıldız beyaz bir renk alır. Bu nedenle bu gök cisimlerine beyaz cüce adı verilmiştir. Beyaz cüceler çok küçük oldukları için, uzay boşluğu içinde onları görmek zordur. Bir beyaz cüce fazla bir enerji üretemez, sadece parlar. Zaman içinde, sarı, turuncu ve kırmızı renkler alarak gittikçe sönükleşir ve sonunda tamamen gözden kaybolur.

SÜPERNOVA

Güneş'ten ağır kütleli yıldızların sonu ise çok daha korkunç olur. Çok büyük kütleli yıldızlar, merkezindeki hidrojenini tamamen tükettikten sonra, yoğun bir helyum koru ile birlikte, genişleyerek kırmızı bir dev haline gelir. Böyle büyük bir yıldızın ortasındaki basınç ve sıcaklık çok yüksek olduğundan, füzyon reaksiyonları devam eder; helyum atomları daha ağır elementlere dönüşür ve karbon meydana gelir. Bu süreçte basınç ve sıcaklık artmaya devam eder.Bu reaksiyonlar, yıldıza ekstra enerji sağlarlar. Basınç ve sıcaklığın artması, füzyonun devam etmesini sağlar ve karbon, neon, silisyum ve demir gibi daha da ağır elementlere dönüşür. Bu duruma gelmiş, büyük kütleli bir yıldızın koru, içten dışa doğru demir, silisyum, neon, karbon, helyum ve hidrojenden meydana gelir. Demirin meydana gelmesinden sonra, yıldız daha fazla enerji üretemez, tam tersine demir çekirdeklerinin birleşmeye çalışması enerji alan bir olaydır. Bu yüzden yıldızın merkezi kararsız bir hale gelir. Birkaç saniye içinde yıldız tamamen çöker ve çöken kordan yayılan bir enerji dalgası, yıldızı korkunç bir şekilde patlatır. Böylece , son derece parlak bir süpernova ortaya çıkmış olur. Yıldızın dış kısımları uzaya dağılır. Patlamadan birkaç saniye sonra , süpernovanın parlaklığı birkaç milyon tane Güneşin parlaklığına ulaşır. Büyük kütleli yıldızların süpernova patlamasında 5-10 güneş kütlesi kadar madde atılır. Güneş sistemine en yakın yıldız olan Alfa Centauri uzaklığında (4,3 ışık yılı) bir süpernova patlaması olsaydı, patlayan yıldız uzun süre, Güneş parlaklığında görülürdü.Yani gökte iki güneş olurdu. Yayılan kozmik ışınlar ozon tabakasını tahrip eder, sıcaklık düşer,yağış azalır ve canlıların yaşam dengesi bozulurdu. Süpernova olayı çok nadir görünen bir olaydır. Son 2000 yılda, Dünyada sadece 14 patlama kaydedilmiştir.Samanyolunda en son gözlenen süpernova patlaması Yılancı Takımyıldızında olmuştur. Patlayan yıldızın bazı dış kısımlarının, patlama noktasından itibaren hareket ettiği tesbit edilmiştir.M.S. 1054 yılında gözlenen patlamada oluşan yıldız dış kabuğu böyle bir genişleme halindedir. Patlama sonunda Yengeç Nebulası meydana gelmiştir.Bu patlama o zamanlar Çinliler tarafından kayıtlara geçilmiştir.

Eta Carinae adlı yıldızın süpernova patlamasından sonraki görünümü. İki tarafta muazzam boyuttaki genişleyen gaz ve toz bulutları görülüyor.
(10 Haziran 1996) (NASA arşivi)

NÖTRON YILDIZLARI VE KARADELİKLER

Süpernova patlaması sonucunda geriye ağır kütleli yıldız koru kalır. Bu kütleye nötron yıldızı denir. Bir nötron yıldızı radyasyon huzmesi üreten güçlü bir manyetik alana sahiptir. Huzme dünyaya ulaştığında, radyoastronomlar düzenli radyo dalga pulsları alırlar. Bu yüzden nötron yıldızlarına pulsar adı verilmiştir. Yengeç nebulasının merkezinde böyle bir nötron yıldızı olduğu anlaşılmıştır. Bir nötron yıldızı yaklaşık 25 km çapındadır. İçindeki madde o kadar sıkışmıştır ki, atomun çekirdekleri üstüste düşmüş bir halde bulunmaktadır. Nötron yıldızının toplu iğne başı büyüklüğündeki maddesi, yaklaşık 1 milyon ton ağılığındadır.Dünya, küçülüp bir nötron yıldızı yoğunluğuna gelseydi, çapı sadece 100 m olurdu. Bir nötron yıldızındaki çekim, dünyadaki çekimin yüz milyar mislidir. Nötron yıldızının yüzeyindeki engebelerin yüksekliği 2,5 cm yi geçmez. Bir nötron yıldızının kendi etrafındaki dönüşü o kadar fazladır ki, bazıları kendi etrafında saniyede 1000 devir yapar. 20 km çapındaki bir nötron yıldızının ekvator yüzeyindeki dönüş hızı saatte 226 milyon km yi bulmaktadır.

Eğer çöken bir süpenovanın koru , üç güneş kütlesinden daha ağırsa, yıldızın ömrü bir nötron yıldızı olarak son bulamaz. Kendi çekimi o kadar güçlüdür ki, kor hiçbir büyüklüğü olmayan ve sonsuz yoğunlukta matematiksel bir noktaya gelinceye kadar küçülmeye devam eder. Yani yıldız koru sadece kaybolur ve karadelik denilen bir hale döner. Bir karadelik o kadar yoğundur ki,100 milyon güneş kütlesindeki bir karadelik 6 milyon km bir çap içine sıkışır. Bizim güneşimizin çapı 1 390 000 km dir. Bir karadelik üzerine düşen her şeyi yutar; maddeyi, ışığı ve hatta zamanı bile.. Bu görünmez varlıklar hakkında, ancak etrafındaki etkileri incelemek suretiyle bilgi alınabilmektedir. Uzayın değişik yerlerinde bazı yıldızların esrarengiz bir şekilde kaybolarak yok olmaları, karadeliklerin varlığı hakkında ipucu vermektedir.

Bir karadelikte nötronların bile birbirine değip direnmesi çekim kuvvetine yenilir. Nötronlar bile parçalanır. Bir karadeliğin dehşet verici büyük bir çekim gücü vardır. Önüne ne çıkarsa yer bitirir. Ondan hiçbir şey kaçamaz; yıldızlar, beyaz cüceler, nötron yıldızları, ışık ve zaman.. Bazı karadeliklerin görünen yıldızlarla çiftler teşkil ettikleri tesbit edilmiştir. Karadelik çevresindeki görünen yıldızın maddesi, spiraller çizerek karadeliğin içine akıp kaybolur. Bu yutulma esnasında yıldız müthiş sıcaklıklara erişir ve son derece yoğun x ışınları yayar. Yoğun bir x ışını varlığı, bir karadeliğin varlığına işaret eder.Cygnus x-1 bir karadelik olabilecek ilk bulgudur. Bizden 6 bin ışık yılı ötede keşfedilen x ışınlı yıldız Cygnus x-1, x ışınlarını dünyada gözlenebilir derecede, kuvvetli bir şekilde yaymaktadır. Bu yoğun x ışınlarının Cygnus x-1 deki süper dev mavi yıldızın, bir karadelik eşi olduğunu kuvvetle ortaya koymaktadır.

 <<<Geri    İleri>>>